
Yakından ya da uzaktan tanıyor olayım, fark etmez; birilerine hediye almak, not bırakmak, yoklamak (elle değil.!)
Tümevarım: Hatırlamak, hatırlanmak ve bunların kıymetinin bilincinde olmak.
bkz: fotiref = ne kadar sevindirik bi insanım.!
Kendimi anlatmak ya da ne demek istediğimi açıklamak zorunda kalmadan anla$ılabildiğimi görmek ve kar$ısındakini olduğu gibi kabullenen insanlar.


2004'te Gençlik Kampları bünyesinde 2. kez gidip ilkinden ('98 - Güneydoğu Anadolu turu) daha uzun süre kaldığım ve aklımın, kalbimin, ruhumun bir parçasını orada bırakıp döndüğüm Mardin'le (ve Midyat'taki Mor Gabriel Manastırı'yla) bir gün yollarımın tekrar kesi$eceği dü$üncesi.
Öyle yemek yanı ya da yardırma e$likçisi olarak değil de böyle bir öğün olarak, özenip bezenerek, soslu malzemeli bir makarna hazırlayıp $arap + dingin bir müzik ya da yaran film kombinasyonuyla e$lemek. (Makamukuyla ilgili sapıklığımı daha önce belirtmi$tim efenim.) Bu maddeyi zaman zaman yemek yemek olarak da geni$letebilirünk tabü.
Panda - kolala - kutup ayılarıyla ilgili olan ve kendimde var olduğuna inanamadığım Elmyra sendromunu tetikleyici her türlü foto - fıtı ve / veya obje.

Sezgin Kaymaz kitapları.
Yılba$ında tuğla kalınlığında bi$ii geliyodu hani? =(
Post Scriptum: Minoshka'nım, o Harran kostümlü hâllenmelerden bende de var. Ama sizinki gibi renkahenk değil de ayağımda cat trekking botlar bir elimde de dibek tokacıyla teallaam yareppim evlerden ırak cinsten. =)
yerli turistlik çok müptezil bi şey olabiliyor, çok şükür ki seviyeli bi insan değilim ahhahha!
YanıtlaSilben de akabinde bilet kesmeye çalışan adama haykırmıştım "çiş kokuyor her yer, koyunlar var!" diye.
bu ne dediğini açıklamana gerek kalmadan anlaşılmayı ben de önemli buluyorum, çok acıklı bi şey mesela küçük bi espri yapıp bi de üstüne açıklamak için debelenmek.